tr
Ömer Nasuhi Bilmen

Büyük İslam İlmihali

Benachrichtigen, wenn das Buch hinzugefügt wird
Um dieses Buch zu lesen laden Sie eine EPUB- oder FB2-Datei zu Bookmate hoch. Wie lade ich ein Buch hoch?
Muhterem Okuyucu! Elinizdeki bu eser, Fatih Dersimalarından emekli Diyanet işleri reisi, merhum Ömer Nasuhi Bilmen'in, «Büyük İslam İlmihali» adlı bu kıymetli eserin sadeleştirilmesi ile meydana gelmiştir. Bilindiği gibi ilmihal; her müslümanın mutlaka bilmesi gerekli, farz-ı ayn olan; başta temel iman bilgileri ile taharet, ibadet usullerini, nikah-talak ve helal-haram gibi dini hususları öğretmet üzere yazılmış olan dini kitaptır. Elinizdeki «Büyük İslam İlmihali», müslümanlar için yapılmış büyüyk hizmetlerin başındadır. Her müslümanın evinde bulunması gereken bu eser birçok dini meseleleri ihtiva etmektedir.
Dieses Buch ist zurzeit nicht verfügbar
1.574 Druckseiten
Haben Sie es bereits gelesen? Was halten sie davon?
👍👎

Ersteindruck

  • b6716510512hat einen Ersteindruck geteiltvor 3 Jahren
    👍Lesenswert

    1

Zitate

  • Yüksel Özhat Zitat gemachtvor 3 Jahren
    kısım hayvan etleri, buğday, arpa, pirinç gibi hububat denilen şeyler, sebzeler, meyveler, sıvılar helâldir. Bunlar yenilip içilebilirler.
    Fakat bazı şeyleri yeyip içmek, insanlara zararlı, hikmet ve maslahata aykırı olduğu için müslümanlıkta haram kılınmıştır.
    110- Hayvanlardan tabiatıyla pis olanların, dişleri ile veya tırnakları ile kendilerini müdafaa edip başkalarına saldıranların etleri haramdır. “Yedinci kitaba müracaat!”
    111- Bitkilerden insanı öldüren veya aklını gideren, vücudu zehirleyen veya herhangi bir şekilde sıhhate zararlı olan şeyleri yemek haramdır. Meselâ
  • Yüksel Özhat Zitat gemachtvor 3 Jahren
    - Günah olan şeylere razı olmak veya yardım etmek yerine göre ya haram veya mekruh olur. Bu, şer’i şerifte bir asıldır. Buna binlerce mesele, dayanabilir.
    Meselâ bir şahıs, herhangi bir haksızlığı geçerli kılmak için bir kimseden bir mal alamaz. Bu, rüşvettir, haramdır. Bu sebeple bir haksızlığı geçerli kılmak için bir mal da veremez ve böyle bir malın verilmesine vasıta da olamaz. Bunlar da haramdır, yasaktır. Çünkü böyle alınması yasak olan bir şeyin, verilmesi de, verilmesine delâlet edilmesi de haramdır, yasaktır. Nitekim bir hadîs-i şerif:

    “Allah Teâlâ rüşvet alana da, rüşvet verene de, bunların arasında rüşvete vasıta olana da lanet buyursun.”[210] mealindedir.
    107- Bir kimse, kendisine miras bırakan şahsın gayrimeşru bir sebeple elde etmiş olduğu bir malından miras hissesi almamalıdır. Daha iyi olan budur. Bu, bir vera “sakınma” ve zühd “terk etmek” faziletidir. O hisseyi almak, meşru olmayan bir harekete razı olmak demektir.
    Bu sebeple insan, helâl ve meşru olan hisse ile yetinmeli, o mal asıl sahibi malûm ise, ona geri verilmelidir. Malûm değilse fakirlere sadaka olarak dağıtılmalıdır. Çünkü böyle haram bir maldan kurtulmanın çaresi, sahibine geri vermek imkansız olunca, sadaka olarak vermektir.
    108- Alacağı bir gıda maddesini gayrimeşru bir hale getireceği veya alacağı genç bir köleye fena muamelede bulunacağı veya satın alacağı silâhı fitneye âlet edeceği anlaşılan bir kimseye bunları satmamalıdır. Bu satış, tenzihen de olsa, mekruh olmaktan uzak değildir.
    YENİLMELERİ VE İÇİLMELERİ HELÂL OLUP OLMAYAN ŞEYLER
    109- Eşyada yenilip ve içilmek itibarıyla asıl olan mübah olmaktır. Bütün eşya, esasen insanların istifadeleri için yaratılmıştır. Bu sebeple aslında temiz olan, akla ve sıhhate zararlı olmayan
  • Yüksel Özhat Zitat gemachtvor 3 Jahren
    maldır. Bu sebeple muhtemel, düşünülen bir kazanç, kesinleşmiş bir mala karşılık olamaz.
    Esasen katî bir lüzum görülmedikçe borç almamalıdır. Borç huzuru, rahatı kaçırır, hürriyeti kısıtlar. Borç verecek bir halde bulunanlar da ellerinden gelen yardımı muhtaçlardan esirgememelidirler, sadece Allah rızası için, karzı hesen suretiyle borç verip mükâfatını Allah Tealâ’dan beklemelidir. Yerine sarf edilen bir borç para, sadakadan daha faziletlidir. Bununla beraber borç alacaklar da emin, sözünde durur, ilk fırsatta borçlarını vermeye azimli olmalıdırlar. Bu gibi vasıflardan mahrumiyet, yardım vazifesini bozmaktadır.
    MÜSLÜMANLIKTA YAPILMALARI CAİZ OLMAYAN ŞEYLER
    104- Ferdlerin ve toplumun selâmetine, iffet ve temizliğine, saadetine muhalif olan şeyler, İslâm dininde yasaktır, haramdır. Bunların yapılması dünyevî veya uhrevî mesuliyeti gerektirmektedir. Bunlara “günah, masiyet, ism” denir.
    105- Günah olan şeyleri bizzat yapmak caiz değildir. O gibi şeylere razı olmak ve bir zorlama olmadıkça yardım etmek de caiz değildir.
    Meselâ bir kimse, bir şey çalamaz. Bu haramdır, cezayı gerektirir. Bir şeyin çalınmasına razı da olamaz, yardım da edemez. Bu da haramdır, yasaktır.

In Regalen

fb2epub
Ziehen Sie Ihre Dateien herüber (nicht mehr als fünf auf einmal)